SEZARYEN AMELİYATI İLE DOĞUMDA ANESTEZI TİPLERİ HAKKINDA

Eğer bir doğum sezaryen ameliyatı ile gerçekleşecekse, ameliyat yapılacak yerde ağrı duymamak için anestezi yapılmalıdır. Sezaryen ameliyatı için yapılabilecek anestezi seçenekleri şunlardır:

1) Tamamen uyuma yani GENEL ANESTEZI
2) Belden aşağısını uyuşturma diye bilinen BÖLGESEL ANESTEZİ
Genel anestezide bilinç kapanır. Ameliyata başlarken anne uyur ve ameliyat bitince uyandırılır. Bu süre içinde olup biten hiçbir şeyi hissetmez. Verilen ilaçlar nedeniyle kendi kendine nefes alamayacağı için nefes borusuna bir tüp yerleştirilerek anne makinalar aracılığı ile soluk alıp verir.
Bölgesel anestezide ise bilinç açıktır. Annenin beline, omuriliğin yakınına verilen ilaçlar sayesinde o bölgedeki sinirler uyuşur ve beyin belden aşağısından gelen uyarıları algılayamaz. Yani ağrı duygusu kaybolur, ayakları oynatmak güçleşir ya da mümkün olmaz, ama karna dokunulduğu yada bastırıldığını anne bir miktar hisseder. Bu ağrı değildir, ancak anneye bu açıklama net yapılmazsa bu hisleri ağrı zannetmek mümkündür.               Bölgesel anestezi iki tiptir:
SPİNAL anestezi ve EPIDURAL anestezi
Spinal anestezide belde omuriliğin yakınına tek bir doz ilaç enjekte edilir ve etki hemen başlar, 2 saat kadar sürer.
Epidural anestezide sırta minik bir borucuk yerleştirilir, buradaden defalarca ilaç verilebilir. Epidural anestezi ilk yapıldığında etkisi spinal anesteziye göre geç başlar ama ek dozlar ile ameliyat sonrası da rahatlık sağlanır.
Türkiye’de genelde sezaryende ya genel anestezi ya da spinal anestezi uygulanır. Epidural anestezinin maliyeti daha çok olduğu için genelde tercih edilmez. Epiduralli normal doğumda sezaryen gerekirse mevcut borucuktan ek doz verilerek ameliyat yapılabilir.

10606303_790773060986084_8674190807359875573_n

Genel anesteziyi anneler genelde “uyuyayım, bir şey hissetmeyeyim, yoksa çok korkarım” diyerek tercih ederler. Oysa ki tüm hazırlıklar yapılana kadar olan sürede gebe uyanıktır. Bence annenin korktuğu açıdan en heyecanlı dönemi bu süreçtir. Anne hazırlıklar bitince uyutulur çünkü anneye ilaç verilip anne uyumaya başladığı zaman bebeğe de ilaç geçmeye başlar ve bebek de anestezi etkisi altına girecektir. Cilt kesisinden bebeği çıkarana kadar geçen süre uzadıkça bebeğin doğduğunda uyuşuk olma ihtimali ve derecesi artar. Genelde bu süre 1 dakika kadardır. Ancak geçirilmiş sezaryenlere bağlı yapışıklıklar varsa süre uzayabilir, ya da uzamaması için hızlıca bebeğe ulaşılmaya çalışılır, bu da annenin organlarına bir zarar gelme ihtimalini arttırır.
Psikolojik olarak ise olan şudur: “uyursunuz uyanırsınız bebek yanınızda!”. Gebe olarak uyursunuz, anne olarak uyanırsınız. Aradaki boşluk bebeği kabullenmekte sıkıntılara yol açabilir. Aslında gebeden anneliğe geçişi doğum sırasında ahenkle çalışan hormonlar sağlar. Doğum sadece bebeğin karından çıkması değildir. Doğum süreci sayesinde bir kadından da bir anne doğar. Örneğin hormonlardaki değişiklikler sayesinde anne sütü salgılanmaya başlar. Psikolojideki değişiklikler sayesinde de anne bebeğe aşık olur, onu koruma ve besleme güdüsü hisseder. Sezaryende, hele planlı sezaryen (yani doğum başlamadan evvel sezaryen) yapılırsa bu mekanizmalar işlemeyecektir. Anne bilişsel olarak bu değişimi kabullenmek zorunda kalır. “Ben az önce ameliyathaneye girdim, bebek çıkartıldı, yanıma verildi, bu bebek benim, 9 ay içimde büyüttüm, şimdi kollarımda…” Normal doğumda bu kabullenme kendiliğinden olurken sezaryende bir çaba gerektirir. Uyu-Uyan-Bebek yanında olursa bu çaba daha fazla olmalıyken, bölgesel anestezi sırasında annenin aktif katılımı olabileceği için telafi edilmesi gerekenler azalır. Hatta bebek çıkarken anne ıkındırırlır, bebek hemen (ya da çok kısa bir kontrol sonrası) annenin koynuna yatırılır, TenTeneTemas yapılırsa, normal doğum ile aradaki neredeyse tek fark bebeğin karından geçerek dünyaya gelmesi olur.
Bence sezaryen olması gerekliysebu amelyat imkanlar el verdiğince ANNEBEBEKDOSTU olmalıdır. AnneBebekDostu- Sezaryen doğum kendiliğinden başladıktan sonra yapılan, bölgesel anestezi ile annenin doğum sürecine aktif katılmasına olanak sağlayan, anne ile bebeğin doğumdan hemen sonra ameliyat bitene kadar TenTeneTemas halinde oldukları sezaryendir. Tabii ki eğer hastanenin koşulları uygun değilse sezaryen 39 haftayı doldurduğu güne planlanabilir. Tabii ki bölgesel anestezi imkanı yoksa, yada o anne için tıbben uygun değilse genel anestezi yapılabilir. Tabii ki anne ameliyatta kendini iyi hissetmiyorsa TenTeneTemas baba ile yapılabilir. Ama ne kadar normal doğumda yapılacaklardan uzaklaşılırsa o kadar telafi edilmesi gereken şey yaratılmış olur, o kadar annede depresyon olma ihtimali artar, o kadar sık emzirme problemi olur, vs vs.
Komplikasyonlara gelince. Her tıbbi işlemde bazen komplikasyonlar olur. Genel anestezi de de, spinalde de. Sizin durumunuz için geçerli olan riskleri anestezi doktorunuzla konuşabilirsiniz. Ciddi ve kalıcı komplikasyonlar o kadar nadirdir ve her iki yöntemde de eşit oranda mevcuttur ki, burada bahsetmeyeceğim. Sadece spinal anesteziden çekinme sebebi olan sonrasında yaşanan başağrısı durumundan bahsetmek istiyorum. Bazen spinal anestezi sonrası şiddetli baş ağrısı olur. Bunun sebebi iğnenin girdiği noktadan bir miktar sıvının dışarı sızmasıdır. Dik durmaktan kaçınma, bol sıvı ve kafein ile genelde 1 gün içerisinde bu durum geçer. Geçmezse anestezi doktorunun uygulayacağı bir işlemle geçer. Kalıcı sorun bırakmaz.
Spinal ya da epidural anestezi ile sezaryende hissedilen gerçekten sadece dokunmalardır. Elbette ayaklarını oynatamama yada içinizde bir şeylerin hareket ettiği hissi alışılamadık bir durumdur. Ancak bu his ağrı değildir. Normal olduğunu bilince korku da olmaz. Eğer yine de durumdan hoşlanmazsanız anestezi doktoru sizi sakinleştirebilir ya da uyutabilir. Kendim 2 kere sezaryen olmuş bir kadın doğum uzmanı olarak o hislerin yukarıda bahsettiğim faydaların yanında önemsiz olduğunu söyleyebilirim.
Benim tercihim epidural anestezi olmuştu. Hatta tıbben mümkün olmasaydı çok üzülürdüm. Hastalarım için de (özellikle daha önce sezaryenle doğum yapmış olanlar için) spinal yada epidural anesteziyi şiddetle tavsiye ediyorum.

Comments are closed.